LİYAKAT EHLİ OLMAK
Bazen size yapılan bir haksızlık sonucu, bazen de yaşadığınız olaylar ve tecrübeler sonucu özlü söz niteliğinde bir iki cümle dökülür dilinizden. Onlardan birini siz değerli dostlarla paylaşmak istedim.
“Toprağı
fazla sularsan çamur, una su katarsan hamur, liyâkat ehline değer verirsen
sırta samur, liyâkatsız kişiye görev verirsen sırta kambur olur.”
Toprak
suya ihtiyaç duyar; güneşe ihtiyaç duyduğu gibi. Bunu abartırsanız tarlayı
ihtiyaçtan fazla sularsanız tarla çamur olur ve bir ürün elde edemezsiniz.
Hamur yapmak için illa ki su lazım. Susuz undan hamur, hamurdan da ekmek
yapamazsınız. İşi bilen maharetli ve bilgili insana değer verirsen ister özel
şirkette, isterse kamuda olsun; şirketi ve devleti güçlendirir, güzel projeler
sunar ve nihayetinde güzel neticeler elde edersiniz. Bu insanları tabiri caizse
sırtta taşımak, el üstünde tutmak lazım gelir. Liyâkatsiz, cahil kişiye iş ve
görev verirsen bilgisizliği ve beceriksizliğinden ötürü işletmeyi ziyana uğratır,
kendi başına kararlar alamaz ve bir işi neticeye bağlayamaz. Bir kambur gibi
onu sırtınızda taşımak zorunda kalırsınız. Hedefe ulaşmada sıkıntı çekersiniz. Peygamber Efendimiz(s.a.v.) buyurmuşlar ki; İş ehline verilmezse kıyamet yaklaşmış demektir.
Arthur
Miller’in şu sözüyle yazıma nihayet vermek istiyorum: “ Kurbağayı koltuğa
oturtsan, o yine çamura atlar.”
Esen
kalın sevgili dostlar. Allah’a emanet olun.
Ömür
GÜRBÜZ 04.10.2021
Etiketler: Ömür GÜRBÜZ, yazılar
0 Yorum:
Yorum Gönder
Kaydol: Kayıt Yorumları [Atom]
<< Ana Sayfa